Osmanlı'da saray eğitiminin önemli parçasını oluşturan, enderuna üst düzeyde eğitimli görevli yetiştiren Galatasaray Lisesi, Osmanlı'nın önemli bir simgesi olmakla kalmamış; 1800'lerin sonunda batılılaşma döneminin ve Tanzimat uygulamalarının da sembolü olmuştu.

O dönemde Osmanlı'da hukukta, siyasette ve sosyal alanda gerçekleştirilecek yenilikleri yaşama geçirecek aydın kadrolara ve bu kadroların yetiştirilmesi için, geleneksel eğitimin dışında batılı programları da bünyesinde barındıran bir eğitim kurumuna ihtiyaç vardı. Bu amaç doğrultusunda; tıbbiye ve kışla döneminin ardından 1 Eylül 1868'de Sultan Abdülaziz'in katıldığı bir törenle; kurum, Mekteb-i Sultani adıyla yeniden faaliyete geçti. 

1905 yılının bir ekim günü, o okulun sıralarında bir ateş yandı. Ali Sami Yen ve arkadaşlarının fitilini yaktığı o ateş tek başına başarının simgesi oldu. Ülkemizin göğsünü kabartan uluslararası başarılara imza attı. Türk'ün dünya üzerinde sesi, nefesi oldu...