15 Şubat 2023 Çarşamba 16:09

Divan Kurulu Şubat Ayı Olağan Toplantısı gerçekleştirildi

Divan Kurulu Şubat Ayı Olağan Toplantısı gerçekleştirildi

Galatasaray Spor Kulübü Divan Kurulu Şubat Ayı Olağan Toplantısı, Ali Sami Yen Spor Kompleksi Nef Stadyumunda gerçekleştirildi.

Toplantı başlamadan evvel Cumhuriyetimizin Kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, vatan için canını feda etmiş olan kahraman şehitlerimiz, kulübümüzün kurucusu ve 1 numaralı üyesi Ali Sami Yen ve arkadaşları ile yakın zamanda yaşamını yitirmiş olan üyelerimizin anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.

Kahramanmaraş merkezinde meydana gelen ve çevre illeri etkileyen depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımız için ayrıca saygı duruşunda bulunuldu.

Galatasaray Spor Kulübü Divan Kurulu Başkanı Aykutalp Derkan, açılış konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

“Deprem felaketi nedeniyle camiamızın, Yönetim Kurulumuzun önceliğinde süratle organize olduğunu ve diğer spor kuruluşlarıyla, spor kulüpleriyle yüreklerimize bir nebze ferahlık sağlayan faaliyetlerde görüldüğünü söylemek isterim. Başta Dursun Aydın Özbek olmak üzere saygıdeğer kulüp başkanımıza, değerli Yönetim Kurulu Üyelerimize, camiamızın ayırt etmeksizin tüm bileşenlerine, taraftar gruplarımız UltrAslan ve UltrAslan Üni’ye, bölgede ilk günden beri stadımızda, tesislerimizdeki camiamızın tüm bileşenlerine teşekkür ederiz.” 

“Depremin ilk gününden beri süratle tüm fikir ayrılıkları kenara bırakılarak yaraları sarmak için insanlar kenetlendi. Bu Türk milletinin bir hasletidir. Kulübümüz dahil bütün sivil toplum örgütleri, belediye kuruluşlarının arama timleri, yurt dışından gelen yardımlar ve ekipler süratle organize oldular. Muhakkak organizasyon eksiklikleri ve gecikmeler olabilir. Şu anda bize düşen kısır tartışmaları bir kenara koyup bu insanların ve bölgenin, toplumun bozulan moralini nasıl yükseltiriz.. Nasıl ileriye yönelik depremlere karşı şehirlerimizi dayanıklı yapabiliriz, toplumumuzu nasıl bütünleştiririz gibi konulardır. Öldüren deprem değildi. Bilime aykırı yapılaşmalar, liyakatsizlikler, cehaletler… Bunların muhasebesi ileriki günlerde yapılacaktır.” 

Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Eray Yazgan, kürsüye gelerek deprem yardımı çalışmalarımız hakkında şu bilgileri verdi:

Sayın Divan Başkanım ve kıymetli heyeti, değerli Divan Kurulu Üyeleri, saygıdeğer hazirun.

6 Şubat sabahı hepimiz çok büyük bir felakete uyandık. Ben buradan yaşanan depremde hayatını kaybedenlere rahmet, aile ve yakınlarına sabır, yaralılarımıza da acil şifa diliyorum. Şimdi Galatasaray Spor Kulübü olarak bu süreçte yaptıklarımız ve yapacaklarımız konusunda siz değerli divan üyelerimizi bilgilendirmek istiyorum.

6 Şubat sabahı karşımızda iki seçenek vardı: Ya televizyon karşısında olan biteni ah vah çekerek seyredecektik ya da Galatasaray’a yakışır bir refleks gösterip harekete geçecektik.  Biz ikinci yolu, yani zor ama fayda üretecek olanı tercih ettik. Size yaptıklarımızı, yapmaya devam ettiklerimizi ve devamında gelecek çalışmalarımızı üç bölümde anlatmak isterim. Pazartesi sabah saatlerinde, henüz afetin boyutları netleşmemişken, toplantılarla başlayan süreç çok hızlı ve koordineli bir şekilde ilerledi. Kulübümüz ilk yardım tırını stadımızdan Pazartesi akşam 21.00 gibi Hatay’a doğru yola çıkarmıştı. 

Bu hızlı organizasyonda büyük payı olan, yardım çağrımıza anında cevap verip, gerek Taç Spor Tesislerimizde gerekse stadımızda kurduğumuz yardım alanlarında görev alan taraftar grubumuz Ultraslan başta olmak üzere tüm gönüllülere buradan şükranlarımı iletiyorum. Onların sayesinde tüm sürecin en hızlı ve daha verimli bir şekilde ilerlemesi mümkün oldu.

Fotoğraflarda gördüğünüz çalışmanın detaylarından biraz bahsetmek istiyorum. İlk dört gün kullanılmış kıyafetleri de yardım olarak kabul ettik.  Stadımızın altındaki P1 ve P2 otopark alanında görev yapan yardım ekibimiz bu giysileri teker teker özenle ayırdı. 

Bu süreçte gelen giysilerin koklandığı, yırtık söküklerinin kontrol edildiği bir özene gözlerimle şahit oldum. Bu özen ve düzen kolilerin hazırlanmasında da devam etti. Her kolinin üzerine paketin içeriği yazıldı. Koliler su geçirmesin diye bir poşetle içten kaplandı. 

Ve her palet üzerine de tüm detaylar fotoğrafta görmüş olduğunuz gibi belirtildi. Dünyada eşi benzeri olmayan bu çalışma için gönüllülerimize ne kadar teşekkür etsek az….

Şu ana kadar 9 gün içerisinde 87 tırı ve 1750 ton insani yardımı deprem bölgesindeki vatandaşlarımızla buluşturmuş durumdayız. 

Bu yardımlar içinde şu malzemeler var: 

  • 64 jeneratör
  • 2350 koli hijyen malzemesi
  • 1036 ısıtıcı
  • 7922 adet battaniye ve yorgan
  • 3031 koli gıda
  • 5000 koli pet şişe su 

Kısa zaman içerisinde bu rakama ulaşmamızda GS Store ekibinin depo yönetimi ve koordinasyon tecrübesinin de çok büyük katkısı oldu. Onlara içten gayretleri için çok teşekkür ediyorum. Ayrıca, ilk tırımız yola çıkarken bu tırla beraber giden ve sonraki süreçte deprem bölgesinde bize destek veren Ultraslan Uni Koordinatörü Furkan kardeşime de buradan teşekkür etmek istiyorum. Kişisel gayretinin yanı sıra tüm ekip arkadaşlarını o kadar güzel koordine etti ki hiçbirinin hakkı ödenmez. Bize gelen bilgi, en çok yıkımın Hatay’da olduğu yönünde idi. Bu yüzden ilk günlerde tırlarımızın ciddi bi kısmını bu bölgeye yönlendirdik. 

Eş zamanlı olarak Galatasaray Sportif A.Ş. Başkanvekilimiz Sayın Erden Timur Hatay’a doğru yola çıktı. Hatay’daki Expo fuar alanını, sonrasında da Kahramanmaraş Akyıldız İplik Fabrikası’nı depolama alanları olarak belirleyip ilgili bölgeye sevkiyatları buralardan gerçekleştirdik. Tüm bu çalışmalar Nef Vakfı’nın yönlendirmesi ve AFAD’la yaptığımız koordinasyon neticesinde gerçekleşti. Nef Vakfı’na, yardımın sağlıklı ilerleyebilmesi adına yaptığı önemli katkılardan dolayı burada teşekkür ediyorum.

Bu çalışmaların paralelinde Altur’un desteğiyle, biri Futbol A Takım otobüsümüz olmak üzere 25 otobüsü deprem bölgelerine çalışmak üzere gönüllülerle gönderip yaklaşık 1000 depremzedenin bu bölgelerden naklini sağladık.  Bu çalışma için Sayın Abdürrahim Albayrak nezdinde Altur firmasına da teşekkürlerimizi iletiyorum.

Bize Adıyaman’dan jeneratör geldi. Yanlış duymadınız bu koli bize Adıyaman’dan geldi. Bir vatandaşımız aracını yardım malzemeleriyle doldurup bölgeye gidiyor. Adıyaman’da ortamı görünce jeneratörü oraya bırakmadan İstanbul’a geri getiriyor. “Bunu en sağlıklı şekilde Galatasaray bölgeye ulaştırır” diyerek bize bağışlıyor. Galatasarayımızın tüm toplumumuza verdiği bu güven duygusu emin olun tüm kupalardan çok daha değerli. 

“YARDIMLARIMIZI GİDİLMEYEN KÖYLERE KADAR ULAŞTIRDIK”

Bu güven duygusuna ulaşmamızda büyük katkısı olan, ilk günden beri canla başla çalışıp bizleri yalnız bırakmayan ve şu anda bile yardım kabulüne devam eden Timur Kuban’dan P1 katının ablası Ferhan Ablaya, Ebru Arslan’dan Barış Abilere, Mustafalardan Burak Kardeşime ve burada isimlerini sayamayacağım yüzlerce gönüllüye yürekten teşekkür ediyorum.

Yardımlarımızı depolama alanlarından bölgenin en zor ulaşılabilen yerlerine ulaştırmak hayati derecede önemliydi. Bunun için temsilciliklerimiz ve gönüllüler vasıtasıyla her bölgede yaklaşık 20’şer tane 4X4 araç temin ettik. Bu araçlar sayesinde yardımlarımızı hiç gidilmeyen köylere kadar ulaştırmayı başardık.

“FARKLI BAĞIŞ YÖNTEMLERİNİ HAYATA GEÇİRECEĞİZ”

Deprem sonrası oluşan ihtiyaçlardan bir tanesi de barınma ihtiyacıydı.  Bölgeden gelen talepler de bu yönde idi. Buna çözüm üretebilmek amacıyla hızlı bir şekilde konteyner kampanyamıza başladık. Bu kampanyada 100 konteyner planlarken başkanımızın koyduğu hedefle sayıyı 500 olarak belirledik.  Gönüllü ekibimiz, Evrim Timur Ablanın koordinasyonunda, Türkiye’deki hemen tüm konteyner üreticileriyle temasa geçti, hatta bu üreticilerin atölyelerini ziyaret ederek en doğru çözümü bulmaya çalıştık. Şu an itibariyle yaklaşık 200 konteyneri bölgeye ulaştıracak bir rakama ulaştığımızı mutlulukla ifade edebilirim. 5 milyon TL’ye varan destekleriyle bu kentin ilk ateşini yakan GSYİAD’a ayrıca teşekkür ederiz.

Bu kampanyamızla paralel olarak bölgenin tuvalet ihtiyacını gidermek amacıyla çalışmalara başladık. Kulübümüzün organizasyonlarını yapan firma vasıtasıyla 22 tanesi Hatay, 25’i Maraş ve 25’i Kırıkhan olmak üzere toplam 72 mobil tuvaleti bölgeye ulaştırdık.

Bu çalışmalarımızın yanında yurtdışında yaşayan taraftarlarımız ve deprem faciasına duyarlı yabancılara aracılık etmek amacıyla nakdi bağış yapılabilecek banka hesap bilgilerimizi de  paylaştık. Onları deprem sonrası çalışmalarımıza destek vermeye davet ettik. Yakın zaman içerisinde farklı bağış yöntemlerini de hayata geçireceğiz. 

Ezeli rakibimiz, ebedi dostumuz olan Beşiktaş ve Fenerbahçe kulüpleriyle bu zor günlerde birlikte hareket ettiğimizi göstermek adına kulüplerimizin logolarının birlikte yer aldığı 1’er tırı yardım merkezlerimizden yola çıkardık. Birlik ve beraberlik adına çok önemli olan bu hareketin Türk sporu için de bir milat olacağına inanıyoruz.

Depremden sadece vatandaşlarımız değil o bölgede yaşayan can dostlarımız da çok etkilendi. Kulübümüz onları da düşünerek ve bölgedeki gönüllü veterinerlerle irtibata geçerek, bir mama ve yem kampanyası başlattı. Kedi köpek mamasından, güvercin, büyük – küçük  baş hayvan yemine kadar onlarca paketi bölgeye ulaştırdık.  Bu kampanyanın da son sürat devam ettiğini burada belirtmek istiyorum.

“AÇIK ARTIRMADAN TOPLANACAK PARA KONTEYNER ALIMINDA KULLANILACAK”

“Bölgeye yapılacak yardımları fazlalaştırmak amacıyla bir açık artırma düzenlemek için çalışıyoruz. Tüm sporcularımız, taraftarlarımız hatta elinde maddi/manevi değeri olan eşyaları bulunan herkesi bu açık artırmaya bağış yapmaya davet ediyoruz. Bu açık artırmanın sonucunda toplanacak para tümüyle deprem bölgesi için konteyner alımında kullanılacaktır.”

“Bir diğer çalışmamız, Hasnun Galip binasının kapılarının depremzedelere açılması için devam ediyor. Son noktaya gelmiş durumdayız, başkanımız bu konuda daha detaylı açıklamaları birazdan yapacaktır.”

“Deprem bölgesinin yaralarını sarmanın uzun süreceğinin farkındayız. Biz bu zor yola sizlerin destekleriyle çıktık, daha yolun başındayız. Sizin de desteklerinizle kuracağımız konteyner kentler de ailelere yaşamsal ve sosyal destek vermeye devam etmekte kararlıyız.”

“ACİL DURUM PLANLAMASI YAPACAĞIZ”

Bir sonraki aşamada bu süreçte orataya koyduğumuz sinerji ile kulübümüzün elindeki bu organizasyon ve insan gücünü kalıcı ve tecrübeli hale getirmek için bir acil durum yönetim planlaması yapacağız. Bu planlama ile gönüllü üye ve taraftarlarımız alacakları eğitimler, görevlendirmeler ve tatbikat çalışmaları ile, olası ulusal ve uluslararası afetlerde ihtiyacı olanların yardımına koşmaya hazır olacaklardır.

Galatasaray, tarihi boyunca bu tip zorlu süreçlerde kendine yakışanı yapan; aklını, yüreğini ve tüm enerjisini ülkesi için harcamaya hazır insanların kulübüdür. Bundan sonra da bu şekilde davranmaya ve vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Saygılarımı sunuyorum.

Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Dursun Aydın Özbek’in açıklamaları ise şu şekilde:

Sayın Divan Başkanım ve kıymetli heyeti, saygıdeğer hanımefendiler, beyefendiler.. Hepinize saygılarımı ve selamımı gönderiyorum. Yaşadığımız bu acı günlerde çıkıp konuşmak gerçekten çok zor. 6 Şubat’tan beri evimizde, kulübümüzde, iş yerimizde hep bu felaketin acılarını yaşıyoruz. İletişimin çok kuvvetli olduğu şu dönemde depreme evimizde olmuşçasına şahitlik yapıyoruz. Bugün bu divan toplantısında normalde başka bir gündemimiz vardı. Sevgili Sami Ağabeye söz verdiğimiz üzere bugün burada altyapı ile ilgili çalışmalarımızı anlatmak üzere hazırlık yapmıştık; fakat yaşadığımız büyük felaket gündemimizi değiştirdi. Değişmesi gerekiyordu. Asrın felaketi diye nitelendiriliyor. Gerçekten öyle. Hayatını kaybedenlere rahmet diliyorum. Ailelerine ve yakınlarına Allah sabır versin. 

“GALATASARAY’DAKİ VATAN SEVGİSİ BİZE BUNU EMRETTİ”

Şu anda enkaz altında vatandaşlarımız kurtarılmaya çalışılıyor. Birçok yaralı vatandaşımız var. Onlara da acil şifa diliyorum. Allah memleketimizi bu tip felaketlerden korusun. Değerli Galatasaraylılar, 6 Şubat sabahı uyandığımızda memleketimizin yüzde 20’ye yakın kısmı tarumar oldu. 15 milyona yakın vatandaşımız orada felaket içinde büyük zorluklarla karşı karşıya kaldı. Galatasaray Spor Kulübü olarak, hepimizin kafasından şöyle bir durum tahlili yapıldığını düşünüyorum. Biz öyle bir camiayız ki, bu cennet vatanı korumak, milletimizi korumak için Çanakkale’de, Kafkaslar’da en kıymetli şeyleri olan canlarını feda etmekten kaçınmadılar. O zaman biz Galatasaray olarak eğer böyle bir topluluğun ahvadıysak, abilerimize yakışan tavırda yüzde 20’si zora düşmüş vatanımızın, orada yaşayan kardeşlerimizin yardımına koşmaktan başka yapacak bir şeyimiz yoktu. Galatasaray’daki memleket tutkusu, vatan sevgisi bize bunu emrediyordu. 

Eray kardeşim, değerli genel sekreterimiz yaptığım çalışmaları özetledi. İçinde öyle hikayeler var ki… Bütün günümüzü burada anlatmaya harcasak yetmez. Buradaki faaliyetler 6 Şubat sabahı saat 09.00’da başladı ve hala devam ediyor. Dünyanın yarım için koştuğu bir dönemde Galatasaray olarak bugün birçok şeyi yaptık. Başarılı da olduk ama bu yetmez. Çünkü kısa sürede hallolacak bir felaket değil. Devletimiz büyük çabayla depremin yaralarını sarmak için elinden geleni yapıyor; vatandaşlara, bize ve Galatasaray gibi büyük camialara da bu yaraları sarmak için çok daha fazlasını yapma gereği düşüyor. 

6 Şubat sabahı yara sıcaktı… Sabah o saatlerde çok detaylı bilgiler de gelmiyor. Belli ki büyük bir yıkım olmuş. Galatasaray olarak burada camiamızın iftihar edeceği bir aksiyon almamız gerekiyordu. Değerli Yönetim Kurulu arkadaşlarımla birlikte söz birliği yaptık. Toplanan yardımların ihtiyaç sahibine ulaşması çok önemliydi. Sevgili Erden Timur, sabahın ilk saatlerinde Hatay’a doğru yola çıktı. En büyük yıkımın orada olduğunu duymuştuk. Orada büyük bir alanı depo olarak tuttu. Giden yadımların büyük kısmı çöp haline geliyor, heba oluyor. Buradan ultrAslan Üni’ye de teşekkür ediyorum. Giden araçların içine birer kişi yerleştirdik. Hesapladığımız noktaya bu malların teslim edilmesi için onları görevlendirdik. Yaptığımız en ufak yardım bölgeye ulaştı ve ihtiyaç sahibine ulaştırdık. Bu konuda devletimizin her kademesinden bizzat teşekkür aldım. Bölgede çalışan herkes gıpta ile bakıyordu. Tırları oraya indirmek yeterli değildi. Ulaşımın zor olduğu bir yerde yardımların köylere, mezralara ulaşmasını sağladık. Emeği geçen herkese büyük bir teşekkürü borç biliyorum. 

“15 MİLYON NÜFUS MAĞDUR OLDU”

Bütün bunları yaparken devletimiz de büyük faaliyet içinde. Hem onların çalışmalarına destek vermek için hem de AFAD gibi valiliklerimiz ve belediyelerle koordineli olduk. Bu yaptığımız işte büyük bir desteğe de ihtiyacımız var. Bizim faaliyetlerimize büyük destek verdiler. Onlara da buradan teşekkürlerimi iletiyorum. 

Yıkılan bölgenin coğrafyasına baktığınıza zaman birçok ülke büyüklüğünde bir tahribat yaşandı. 15 milyon nüfus mağdur oldu. Avrupa’da 15 milyon nüfuslu kaç ülke var düşünün. Felaketin boyutlarını anlamak için bu rakamları yan yana getirmenin, coğrafyanın büyüklüğünü anlamanın yeterli olduğunu düşünüyorum. 

Galatasaray Spor Kulübü olarak ilk andan itibaren sadece bağış toplamak değil, bu işin finansal yapısını da yürütmek gerekiyordu. Yönetim Kurulu arkadaşlarıma çok büyük bir teşekkür ediyorum. Ne yapıyorsak hiç sorgulamadan bu finansal yapının oluşması için sorgulamadan gerekeni yaptılar. Herkes o kadar sorumluluk aldı ki bazı şeyler insanı şaşırtıyor. Sporcularımızın birçoğu aylık maaşlarından depremdeki yardım faaliyetlerini desteklemek üzere vazgeçti. Onlara da teşekkür gönderiyorum. Başta GSYİAD olmak üzere AGS ve diğer vilayetlerdeki derneklerimiz 6 Şubat sabahı insiyatif aldılar. Gittiğimiz her bölgede derneklerimiz, bütün üyeleriyle birlikte bize destek verdiler. Onlara da buradan büyük bir teşekkür gönderiyorum. 

İki gün evvel kulübe sabah geldiğimde kapıda bir araba duruyor. 1973 model Mustang mavi bir araba. Sahibi de içinde. Stada girmeden beni karşıladı. Başkanım ben bir mimarım. Bağışlayabilecek bir arabam var dedi. Yardım felaketinde oradaki faaliyetlerinizi izliyorum. Buna bir katkı vermek istiyorum. Arabamı yardım faaliyetlerine destek olması açısından size teslim etmek istiyorum dedi. Bunu satın, buradan hasıl olacak parayı burada kullanın dedi. Olayların bu boyutuna geldiğiniz zaman camiamızla ne denli iftihar etsek azdır. Birçok manada yaptığımız faaliyetler insanları etkiledi. Adıyaman’da biri gelip jeneratörü İstanbul’da Galatasaray’a teslim ediyor. Bir Galatasaraylı arabasını teslim ediyor. Camiamız la ne kadar iftihar etsek azdır. Biz bu güveni, bu duyguları, algıyı Türkiye’de demek ki yaymışız. Bu güvene mahzar olmuşuz. Hepimiz ne kadar iftihar etsek azdır. 

Dün Fatih Demircan kardeşim, bir telefon görüşmesi yapmanı istiyorum dedi. Depremde kazaya uğramış, iki ayağını birden kaybetmiş bir kardeşimiz hastanede seninle görüşmek istiyor dedi. Bağlanamlı dedim. O andaki duygusallığı tarif etmek mümkün değil. Şunu anlamanızı özellikle istirham ediyorum. 13-14 yaşlarında genç bir çocuk… Pırlanta gibi. Yatağında yatıyor. Üzerinde Galatasaray forması. Çocuk her şeyini ve iki ayağını kaybetmiş. Başkanım, beni aradın öyle mutlu oldum ki, ben bütün acılarımı unuttum dedi. Ne istersin benden dedim. Protezlerimi takmak üzere İstanbul’a geleceğim, beni maça davet et başkanım dedi. Ben seni Fenerbahçe ile oynayacağımız son maça davet ediyorum dedim. Gözlerinden yaş gelerek çocuk mutluluk ifadesinde bulunuyor. Galatasaraylılığın ne demek olduğunu en iyi anlatan ifadelerdi. Galatasaraylı olmanın verdiği gururla, kayıplarına rağmen davetimle ilgili mutluluk yaşıyor… 

TALEBELERİN VE VELİLERİNİN BARINMASI

Yönetime geldiğimiz günden beri küslükleri ortadan kaldıralım, birbirimizi sevelim, barışalım, sevgi iklimini yaratalım diyorum. Camialarımız, derneklerimiz, vakıflarımızla bir araya gelelim. Galatasaray’ın büyüküğü çerçevesinde bu kurumların bir anlayışa hizmet etmesinin sevgi iklimi içerisinde çok önemli olduğunu ifade etmiştim. Buradan böyle bir birleşmenin sonucunda yapacağımız faaliyetlerden bazılarını size anlatmıştım. O gün şimdi geldi. Depremde evi barkı yıkılan, anasını, babasını veya bazı aile fertlerini kaybetmiş talebelerimiz var. İlk talep Galatasaray Lisesi’nden geldi. Orada evleri yıkılan bazı velilerin İstanbul’a gelmek istediklerini sevgili müdürüm bana bildirdi; ama onların barınmaya ihtiyacı var. Galatasaray Üniversitesi’nin değerli rektörü beni aradı. Yurtlarda okuyan bazı kızlarımızı depremzedelerimizi yerleştirmek için yurtlardan çıkarıldığını söyledi. Dolayısıyla 134 kızımız için İstanbul’a acil barınmaya ihtiyacımız var. Değerli Galatasaraylılar. Hiç düşünmeden Hasnun Galip’e gittim. Burayı derhal bir konaklama merkezine çevirelim dedim. Okuyan talebelerimiz ve velileri için kaç tane yer burada yapabilirsek hazır hale getirelim dedim. Yemesiyle, içmesiyle… Şu anda burada faaliyetimiz başladı. İlk teslimatı pazartesi ihtiyaç sahibi olan kız öğrencilerimizi oraya getirip konaklatacağız. 

Galatasaray’ın birlikte olduğunda ne denli güç haline geldiği hepimiz için gurur kaynağı. Bu süreç birçoğumuza hayatı ve şimdiye kadar yaşadıklarımızı da sorgulatıyor. Aslında hayat birbirimizi üzmememiz için çok kısa. Kırgınlıklarımızı unutup birlik içinde olmamız gerekiyor. Bu zor günleri hep birlikte atlatıp yaralarımızı hep birlikte saracağız. Birbirimizi sevelim. Barışalım, birlik ve bütünlüğümüzü korumak için elimizden geleni yapalım. Bugün yaşadığımız felaket buna bir sebep olmasın. İnsanoğlunun başına her şey gelebilir. Bu sevgi ikliminde ısrarcıyım. Bunu sportif faaliyetlerde rakiplerimizle de yaşadık. Ne büyük ihtiyaç mış ki bu, kendi camiamızda başardık. İnşallah spor camiasında da bunu tekrarlayacağız. 

“DAHA YAPACAĞIMIZ ÇOK ŞEY VAR”

Size buradan tekrar bir çağrı yapmak istiyorum değerli Galatasaraylılar. Biz yönetim olarak, gönüllülerimiz olarak burada hazırız. 6 Şubat sabahından beri hazırız. Benden zaman zaman bilgi almak isteyen üyelerimiz, değerli Galatasaraylılar oluyor. Buradaki faaliyetlerimiz hiç durmadan devam ediyor. Elbette ki kademelerimiz var. Kademelerimizle bu faaliyetleri devam ettireceğiz. Siz değerli Galatasaraylılardan bu deprem felaketinin yaralarının sarılması için bundan sonra yapacağımız çok şeyin olduğunu ifade etmek istiyorum. Lütfen bu konuda ne yapabilecekseniz, nasıl destek verecekseniz bunu bekliyoruz. 

Birkaç kişinin bu faaliyete destek vermesinden ziyade, hangi üyemizin neye gücü yetiyorsa, hangi Galatasaraylının gücü neye yetiyorsa o çerçevede katılmalı. Bu faaliyetin büyüklüğü böyle anlaşılacaktır. Onun için lütfen bizim yanımızda durun. Galatasarayımıza yakışır şekilde bu felaketin atlatılması için bize destek verin. Hepinize saygılarımı sunuyorum. 

Üyelerimizden Ferit Volkan, Mehmet Helvacı, Can Çobanoğlu ve Sami Çölgeçen’in kürsüden düşüncelerini aktarmasıyla toplantı sona erdi.

Toplantının tamamını YouTube kanalımızdan seyretmek için tıklayın!